Son 10 yılda ülkemizde hızla artan AVM ler sosyal ve ekonomik hayatımızı derinden etkilemiştir. Kiracı ve kiraya veren arasındaki klasik kira sözleşmelerinden kapsamlı ve farklı hazırlanmış sözleşmeler nedeniyle ortaya çıkan anlaşmazlıklar, çözüm için konuya odaklanmış ve uzmanlaşmış yeni hukuki problemler doğururken, AVM ler için bu problemleri en aza indirecek yeni hukuki düzenlemelere ihtiyaç vardır.

Kiracı ve kiraya veren ve/veya AVM yönetimi açısından da bilinen klasik kiralama sözleşmelerinin dışında işletme ve yönetme açısından vekalet ilişkisini de barındıran daha özel, karmaşık sözleşmeler nedeniyle Türkiye'de daha önce dava konusu olmamış farklı hukuki sorunlar ortaya çıkmıştır. AVM zincirlerine sahip kiraya verenler ile ulusal ve uluslararası zincirleri olan güçlülerin yaptığı sözleşmelerde diğer kiracılardan gizlenen, karşılıklı bir takım tavizlere dayalı hepsinden önemlisi çarşıda kiracı olan diğer yerel küçük yatırımcının rekabet açısından olduğu gibi hukuki açıdan da bir takım haklarına tecavüz edici mağduriyetine sebep olan sözleşmeler yapılmaktadır. Küçük yatırımcı aleyhine düzenlemeleri bilmemekte, şayet ciro sorunu, kira ödeme sıkıntısı yoksa sesini çıkartmamakta, aynı çarşıda ciro sıkıntısı çeken diğer kiracılar için, kendisini ilgilendirmediği gerekçesiyle, başını belaya sokmamak için susmayı tercih etmektedirler. Şayet kiracı yetersiz ciro nedeniyle kirasını ödemekte acze düşerse AVM yönetimleri iki yolla sorunu çözmektedirler.

1. Destek yöntemi,

2.  Sopa yöntemi,

Destek yönteminde, en başından beri büyük harcamalarla bir daha geri alamayacağı dekorasyon masrafı ile çarşıya giren ve çarşı kimliğine katkıda bulunan iş yerlerinin bir süre kirasını almayarak, eksik alarak faaliyetini sürdürmesi için yardım etmektedirler.

Sopa yönteminde, kendi sorumluluklarındaki en uygun dükkan karması prensibini göz ardı ederek, baştan ciro yapamayacağını bildikleri halde, bu gerçeği ve kendi uzmanlıkları ile fizibilite çalışmalarını gizleyerek çarşıya aldıkları ve  bir an önce inşaatın bitmesi için, kiracının yapacağı dekorasyon masrafını bedava kredi gibi kullandıkları kiracılarına ihtiyaçları kalmadığı, başka kiracılar bulabilecekleri için ödenemeyen kiralar bahane edilerek, kiracısından yönetim için vekalet alıp ücret aldıkları halde, hiç sorumlulukları yokmuş gibi, ciro garantisi vermedikleri iddiasıyla ve sözleşme süresince ileriki aylar için de tüm kiraları icra ile tahsil tehditiyle dükkanını elinden almaktadırlar. Kiracı gittiği avukatlardan sağlam sözleşme karşısında yapılabilecek bir şey olmadığı ifadesini duymakta, çaresiz iş yerini AVM kiraya verene terk etmektedir.

Aslında yapılabilecek şeyler vardır. Ancak başvuracağınız avukatlara AVM iç işleyişi hakkında yeterli, ayrıntılı bilgi verilmelidir. Avukatlar,  İhtilafın kaynağı ve hukuki değerlendirme için AVM kiracılık ilişkisini, kiracıları adına AVM yönetme yetkisi ve iznine bağlı vekalet ilişkisini doğru anlamalıdırlar.  

Bu site ile temelleri atılan Türkiye'deki tüm AVM kiracılarını aynı çatı altında toplamayı hedeflemiş "AVM KİRACILARI DERNEĞİ" sadece bu konuya odaklanmış olarak üyelerine mali, hukuki, destek vermek üzere kurulmak üzere yola çıkmıştır.

Sitemiz derneğimizin resmi yayın organı olarak faaliyetini yürütecektir.